Van’ın Erciş ilçesinde, şüphe üzerine durdurulan TIR'ın dorsesinde sınırdan ülkeye gerdikleri belirlenen 210 göçmen bulundu.
Van İl Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü ekipleri, Erciş’te şüphe üzerine E.K.’nin kullandığı TIR'ı durdurarak arama yaptı. Aramada, TIR dorsesinde, aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 170 Afganistan, 26 Pakistan, 9 Irak, 4 Bangladeş ve 1 Özbekistan vatandaşı toplam 210 kişi tespit edildi.
TIR'ın içinde yapılan aramada ise sahte sevk irsaliyesi ele geçirildi. TIR şoförü E.K. gözaltına alınırken göçmenlerin işlemlerinin ardından İl Göç İdaresi Müdürlüğü’ne gönderildi.
SONUNDA IŞIK YOK
Savaş, yoksulluk, ekonomik kriz nedeniyle ülkelerinden ayrılarak umut yolculuğuna çıkan göçmenlerin sonu ne yazık ki ya ölüm ya da zor şartlarda yaşam oluyor. Ülkeye genellikle Van sınırından giren göçmenler, kışın soğuktan donarak yaşamını yitirebiliyor. Kurtulanların bir kısmı ise Van Gölü’nde batan teknelerde yaşamını yitiriyor. Eğer buradan da kurtulabilirlerse ya alıkonulup geri gönderme merkezlerinde zor şartlarda yaşamlarını sürdürüyor ya da ayrımcılık, ırkçılık, açlık ve yoksullukla yaşamaya çalışıyorlar. Hak savunucuları ise devletin yeterli önlemleri almadığını sıklıkla dile getiriyor. Sınırlarda yoğun güvenlik önlemeleri alınmadığı gibi sınır ticareti yapanların da yeterince cezalandırılmadığına dikkat çekiliyor.
İLK KEZ OLMUYOR
Ülkede bir TIR'ın dorsesinde ilk kez göçmenler bulunmuyor. 18 Ağustos’ta da Samsun’da polis tarafından durdurulan bir TIR'IN dorsesinde 115 göçmen susuzluktan ve açlıktan bitkin halde bulunmuştu. Van Çaldıran’daki İran sınırında, mart ayında Jandarma ve AFAD ekipleri tarafından 8 kişinin cansız bedeni donarak yaşamını yitirmiş halde bulunmuştu. Van Gölü’nde ise defalarca kez göçmen taşıyan bot ve tekneler batmış, çok sayıda göçmen hayatını kaybetmişti.
SUÇ İŞLENİYOR
İnsan Hakları Derneği (İHD) Van Şube Başkanı Murat Melet, benzer durumun pek çok kez yaşandığını hatırlattı. Yasal boşluk nedeniyle ‘mülteci ve göçmen ticareti’ suçunun işlenmeye devam ettiğine dikkat çeken Melet, bu nedenle onlarca insanın yaşamını yitirdiğini ve yaralandığını söyledi.
Ülkede ifade özgürlüğü hakkını kullanan insanlara ağır cezalar verildiğini ancak bu suçu işleyenlere ise caydırıcı bir cezanın uygulanmadığının altını çizen Melet, şunları dile getirdi: “Bir an önce mülteci ve göçmen ticareti yapan insanların bu suçtan vazgeçmeleri gerekir. Hiçbir insan üzerinden pazarlık yapılamaz. Avrupa Birliği ile hükümet arasındaki göçmen sorunu da bir ticaret sorununa dönüşmüş durumda. Herkesin verdiği söz doğrultusunda insani yaklaşım sergilemek zorundadır. Mülteci sorunu tüm insanların ortak sorunudur.”
Göçmenlerin genellikle savaşın ve ekonomik krizin olduğu bölgelerden olduğuna vurgu yapan Melet, “Dünyadaki bütün savaş ve çatışmaların durdurulması gerekiyor. Savaşmak yerine insanların ekonomik durumlarını düzeltecek yeni politikalar üretilmesi lazım. Sınırlarda göçmenlerin yaşamlarını yitirdiğini biliyoruz. Bunun temelinde de yönetememe sorunu var. Ülkeler göçmen politikalarını düzenlemeli. Yaşam hakkının önemini unutmamak lazım” dedi.
***
En çok gelen Afganistanlılar
Göç İdaresi Genel Müdürlüğü verilerine göre ise bu yılın başından 21 Ekim’e kadar geçen sürede 101 bin 603 göçmen alıkonuldu. Bu göçmenlerin uyrukları şu şekilde:
■ Afganistanlı: 41 bin 559
■ Suriyeli: 14 bin 370
■ Pakistanlı: 11 bin 750
■ İranlı: 2 bin 989
■ Iraklı: 2 bin 487
■ Filistinli: Bin 682
■ Gürcistanlı: 855
■ Moldovalı: 105
■ Myanmarlı: 89
■ Diğer: 25 bin 717