MHP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan, “İmralı’ya selam göndermekle Kobani’ye selam göndermek arasında hiçbir fark yoktur” dedi.

Adan yazılı açıklamasında, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun partisinin Diyarbakır kongresinde yaptığı konuşmaya tepki gösterdi. Davutoğlu’nun sözlerinin Türkiye’nin nasıl bir akıl dışılık ve sorumsuzlukla yönetildiğini göstermesi bakımından manidar olduğunu ifade eden Adan şunları kaydetti:

“Sayın Başbakan sarf ettiği sözlerle ağzındaki baklayı çıkarmış ve sözde çözüm sürecinin aslında bölücülerin bir planı olduğunu bir kez daha göstermiştir. Türk milleti bu sözler karşısında irkilmiştir. Kerkük’te, Musul’da yüzbinlerce Türkmen yerlerinden sürülürken, katledilirken sesi çıkmayan Sayın Başbakan; Kobani’deki teröristlerin alnından öpmektedir. Kobani’ye selam göndermek ne demektir? Siz kimlere selam gönderdiğinizin farkında mısınız Sayın Başbakan? Selam gönderdiğiniz adamlar Kobani’de mevzilenmiş teröristlerdir. PKK artık Suriye’nin kuzeyine yerleşmiş, Türkiye’yi geniş bir hat içinde de tehdit etmeye başlamıştır. İmralı’ya selam göndermekle Kobani’ye selam göndermek arasında hiçbir fark yoktur” dedi.

Selam gönderilip alınlarından öpülen adamların içerideki yandaşlarının memleketin her yerinde silahlarıyla birlikte zafer çığlıkları attığını, yol kestiğini, askerlere ateş ettiğini belirten Adan, “Teröristi şımartarak hiçbir yere varılamaz. Bölücülerin AKP’den aldıkları cesaretle Türkiye’yi yangın yerine çevirmelerine, milletimizin onuru ve gururuyla oynamalarına daha fazla izin verilemez” dedi.

-“TÜRKÇEMİZİN TARTIŞMAYA AÇILMASINI HİÇBİR BİÇİMDE KABUL ETMİYORUZ”-

Başbakan’ın “bölücülere şirin görünmek adına” Türkçeye yönelik sarf ettiği sözlerin de kabul edilmesinin mümkün olmadığını ifade eden Adan, şöyle devam etti.

“Bu sözler tam da bölücülerin duymak istedikleri sözlerdir. Sayın Başbakan’a Anayasa’nın değiştirilmesi teklif dahi edilemez 3. maddesini hatırlatmak isteriz, ‘Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir.’ Bu gerçeği hiçbir güç değiştiremez, değiştirmeye cüret edemez. Sayın Genel Başkanımızın ifade ettikleri gibi; bu vahim gelişme Türk milleti için öldürücü nitelikli bölücü bir provokasyondur. Bizi millet yapan ve hepimizi aynı idealler etrafında birleştiren Türkçemizin tartışmaya açılmasını, dilimizin etrafında bölücülere cesaret verilmesini hiçbir biçimde kabul etmiyoruz. Sayın Başbakan’ın ağzından çıkanları kulağının duymasını ve artık daha fazla milletimizi kamplara ayıracak, Türk milletinin onurunu zedeleyecek, bölücüleri cesaretlendirecek sözlerden vazgeçmesini bekliyoruz.
ANKA