Dünya Emekçi Kadınlar Günü bu yıl Pandemi koşullarında kutlanacak. Muhtemelen kutlanması programlandırılan İllerin Valileri İçişleri Bakanının talimatıyla gösterileri yasaklayacak.

Esasen amaç elbette ki göstericileri pandemiden korumak olmayacak, pandemi fırsatı üzerinden kadınların gösterilerini yasaklamak, toplumun ve de kadınların mücadele alanlarını daraltmak hedeflenecek.

AKP nin binlerce insanla gerçekleştirdiği, çalgılı, müzikli, oyunlu kongreler görmemezlikten, duymamazlıktan gelinecek. Polis alanları ablukaya alacak, kadınlar üzerinde gene orantısız güç kullanılacak.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü, Ne AKP Kongreleri gibi davul zurna ile oluşmuş bir etkinliktir, ne de Boğaziçi öğrencileri nin haklı taleplerini boğmaya çalışan grupların kin ve nefretlerini dile getirdiği korumalı etkinliktir.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü yaklaşık 200 yılık kadınların kanla, mücadele ile yarattığı, Emperyalist, faşist sermaye güçlerine karşı kazıya kazıya kazandığı gündür. 8 Martta dünyanın tüm kadınlarının alanlara inip, Kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesini haykırdığı gündür.

1857 de on binlerce 'Dokuma işçisi' kadının , kanıyla ve canıyla sürdürdüğü direnişin sonunda bu gün koşulsuz uygulanan eşit işe eşit ücret, 8 saatlik iş günü nün kazanılmasının sonucudur.

Kuşkusuz Kadınlara ait bir gün belirlenirken günün adı Emekçi Kadınlar günü değildir. 1910 Yılında 6-7 Ağustos ta yapılan 2.Sosyalist Enternasyonel'e bağlı Uluslar arası Sosyalist Kadınlar Konferansı'nda Alman Sosyal Demokrat Parti delegesi Clara Zetkin ve arkadaşlarının önerisi ile Dünya Kadınlar Günü olarak belirlenmiştir.

1921 de bu kez Moskova da yapılan Komünist Partilerin oluşturduğu 3.Enternasyonel e bağlı Uluslararası Komünist Kadın Konferansında 8 Mart DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ olarak belirlenmiştir.

Ancak 1930 lu Yıllarda Faşizmin saldırılarına karşı birleşik cephe politikalarının etkisi ile tekrar Dünya Kadınlar Günü misyonu üzerine oturmuş ise de 1945 Yılında oluşturulan Uluslararası Demokratik Kadın Federasyonu'nun kurulması ile birlikte yeniden Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanmaya başlanmıştır.

Türkiye de Cumhuriyet Tarihi boyunca zaman zaman 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlanmış olsa da, kitlesel nitelik kazandığı söylenemez. Türkiye de kitlesel kutlamaların başladığı yıllar 1970 li yılların ikinci yarısıdır.

Kadınların 1975 yılında İLERİCİ KADINLAR DERNEĞİ çatısı altında örgütlenmeleri 33 Şube, 35 Temsilcilik ve 15.000 üyeye ulaşması Meydanlarda Kadın hareketliliğini büyütmüştür.

12 Eylül Faşizminin kadın mücadelesi üzerinde de baskı ve şiddetini göstermesi ile bir süre alanlardan uzak kalan kadınlar, 1980 li yılların ikinci yarısından sonra yeniden alanlara inerek bu gün önemli bir direniş gücü haline gelmiştir.

Kadınların Ekonomik, demokratik, sosyal ve kültürel mücadelesi yanında son yıllarda artan 'Kadına yönelik şiddet' ve 'Kadın cinayetleri', kadın mücadelesinin eksenine oturmuş durumdadır.

Bu gün meydanlarda Kadınların Özgürlük ve Demokrasi mücadelesi yükselmekte, Z Kuşağının sessiz itirazı ile bütünleşerek iktidarı sarsar hale geldiği görülmektedir.

Bu nedenle İktidar Kadınlardan korkmakta, kadınların her türlü hak arama eylemi orantısız bastırılmak istenmektedir. Ama korkunun ecele faydası yoktur. AKP iktidarını en yakın seçimlerde İktidardan uzaklaştıracak güç kadınlar ve ilk defa oy kullanacak yaklaşık 4 milyon Z kuşağı seçmenidir.

Kadınlar Bu 8 Martta da YOKSULLUĞA, ŞİDDETE, TECAVÜZE, EŞİTSİZLİĞE, KRİZE KARŞI, SÖYLEYECEK SÖZÜMÜZ, DÜNYAYI DEĞİŞTİRECEK GÜCÜMÜZ VAR Çığlığını yükselterek Tüm Türkiyede alanlara inecektir.

YAŞASIN 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ,

YAŞASIN KADINLARIN DEMOKRATİK HAK VE ÖZGÜRLÜKLER MÜCADELESİ.